‘The Midnight Sky’, George Clooney tarafından yönetilen ve aynı zamanda başrol oyuncusu Augustine karakterini de canlandırdığı bir bilim kurgu filmidir. Film, Lily Brooks-Dalton’un ‘Günaydın, Geceyarısı’ adlı romanından uyarlandı. Dr. Augustine Lefthouse (Clooney), Kuzey Kutbu’nda yaşanan küresel bir felaket sonrası, daha önce bir gezegeni keşfetmeye giden dolayısıyla dünyaya geri dönmeye çalışan ve dünyadaki olan bitenden haberi olmayan gemi mürettebatının, Dünya’ya dönmesini engellemesi gereken yalnız bir bilim adamıdır. Film, filmin temalarını güçlendiren uzay gemisi ve donmuş Arctic’ten gerçeküstü sahneler içeriyor. Nerede çekildiğini bilmek ister misin? Poyska.com olarak film hakkında bilmek istediğiniz her şeye sahibiz!
The Midnight Sky Nerede Çekildi?
‘The Midnight Sky’ İngiltere, İspanya ve İzlanda dahil olmak üzere birçok ülkede çekildi. 2020’nin başlarında kendini gösteren gerçek felaket (koronavirüs) tüm gezegeni tamamen vurmadan önce çekimler tamamlanmıştı. Filmin çekimleri 21 Ekim 2019’da İngiltere’de başladı ve 7 Şubat 2020’de sona erdi. Detaylara göz atalım!
Surrey Kontluğu, İngiltere
‘The Midnight Sky’daki birkaç sahne, büyük Londra çevresindeki İngiltere’nin Kingston kentinde bulunan Surrey’de çekildi. Filmdeki uzay sahneleri Studios Road, Shepperton TW17 0QD (posta kodu) bulunan Shepperton Stüdyolarında çekildi. Eskiden Sound City olarak bilinen stüdyo, şimdi Pinewood stüdyo grubunun bir parçasıdır.

Shepperton Studios, Heathrow Havaalanı’na yakın ve Londra’nın merkezine sadece 29 km uzaklıktadır. Stüdyo, bir Konağın etrafında inşa edilmiş ve 10 dönümlük arka bahçe ve geniş atölyelere sahiptir. Burada çekilen filmlerden bazıları ‘Aşk Her Yerde’, ‘Gladyatör’, ‘Harry Potter’ ve ‘Troy’ film serilerini içeriyor.

Santa Cruz Eyaleti, İspanya
Santa Cruz, İspanya’nın Kanarya Adaları’nın Batı kısmını kapsamaktadır. Oyuncu ve yönetmen George Clooney, 2019’da film için yer araştırmaya başladı ve her ikisi de İspanya’nın bir parçası olan Tenerife ve La Palma’ya karar verdi. ‘The Midnight Sky’, dört gün boyunca La Palma’da çekildi ve bu süre boyunca adaya 200 kişi seyahat etti. Filmin çekimleri için kullanılması gereken araç gereç gibi ihtiyaçlar (yol yapımı, inşaat işleri ve diğer araçlar) için yerel halktan faydalanıldı.

Garafia’daki, Roque de los Muchachos Gözlemevi, filmde yer alan en önemli çekim alanlarından biridir ve bunu, hikayenin çoğunun çekildiği büyük bir kubbe olarak tanımlayabilirsiniz. Dağların karla kaplı gibi görünmesini sağlamak için görsel efektler kullanıldı. Filmde yer alan diğer yerler Los Tilos rekreasyon alanı, Llano del Jable ve Fuencalente Deniz Feneri.
İzlanda
Arctic açık hava sahneleri aslında, çekim yapmanın çok zor olduğu İzlanda’da gerçekleşti. Ekibin çalışması gereken önemli ama öngörülemeyen unsur hava oldu. Sahneler için sert havaya ihtiyaç duysalar da, çoğu zaman açık gökyüzü ve havaların gayet iyi gitmesine şaşırdılar. Çekimler daha da karmaşıktı çünkü sahnelerde Iris’ı oynayan çocuk oyuncu Caoilinn Springall vardı.

Iris ve Augustine’nin ayrıldığı sahne, sıcaklıkların -40 dereceye düştüğü gerçek bir kar fırtınasının ortasında çekildi. Zorlu hava şartları göz önüne alındığında, Clooney’nin yüzü karla kaplı olduğu için sahnelerin sadece bir dakika içinde çekilmesi gerekiyordu. Kirpiklerini bir saç kurutma makinesi ile çözebilmeleri için molalar vermek zorunda kaldılar. Burada hava, saat 11:00 civarında aydınlanmaya başlar ve öğleden sonra saat üçte kararmaya başlar.
Poyska.com‘un Filmler kategorisinde ilginizi çekebilecek daha fazla şey keşfetmeye ne dersiniz? Ya da, başka bir hikaye veya yeni şeyler görmeye ne dersiniz? Bunun için sizi Anasayfamıza bekleriz!